[email protected] | 0216 336 0506

Makaleler

Makaleler

YARGI KARARIYLA İPTAL EDİLEN İDARİ İŞLEM YAPILDIĞI ANDAN İTİBAREN ORTADAN KALKAR: UZMAN ERBAŞIN SÖZLEŞMESİNİN FESHİNE İLİŞKİN İŞLEMİN İPTALİ KARARIYLA BİRLİKTE YOKSUN KALDIĞI TÜM HAK EDİŞLERİ MAHKEME KARARINDA BELİRTİLMESE DAHİ FAİZİYLE BİRLİKTE ÖDENMELİDİR.

Anayasa'nın 125. maddesinde idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 12. maddesinde; ilgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştay'a ve İdare ve Vergi Mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi, ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya Kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilecekleri düzenlenmiştir.

İdari yargı mercilerince verilen iptal kararı,

iptal edilen idari işlemi ilk tesis edildiği tarihe kadar geriye yürütür,

idari işlemi tesis edildiği andan itibaren ortadan kaldırır ve işlemin tesisinden önceki hukuki durum hiç işlem tesis edilmemiş gibi vücut bulur.

“İptal edilen işlemin hiç yapılmamış sayılması” ilkesi gereği idare, iptal edilen işlemin hiç gerçekleşmemiş olması durumunu göz önüne alarak buna göre haksız yere sözleşmesi feshedilip sonradan iptal kararıyla göreve dönen uzman erbaşın durumunu düzeltmekle yükümlüdür.  İptal edilen idari kararlar esas alınarak yapılan işlemler hiç yapılmamış sayıldığına göre idarenin kendiliğinden gerekli düzeltmeleri yapması, mahrum kalınan parasal hakların da iade edilmesi gerekmektedir.

Bu hususta uzman erbaş olan müvekkilin parasal haklarının iadesine yönelik açmış olduğumuz iptal davasının kabulüne karar veren idare mahkeme kararı şu şekildedir:

“Bu durumda, hukuka aykırılığı Mahkememizin … tarih ve E:… ve K:… sayılı 'iptal' kararı ile sabit olan sözleşmenin feshedilmesine yönelik işlem nedeniyle davacının görev yapamadığı dönemde yoksun kaldığı parasal hakların geçmişe etkili olarak Anayasa'nın 125. maddesi kapsamında davalı idarece davacıya ödenmesi gerekmekte iken reddedilmesine ilişkin dava konusu zımnen ret işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.

Diğer yandan, bir idari işlemin yargı kararıyla iptal edilmesi durumunda, söz konusu kararın, dava konusu işlemin kurulması sırasında unsurlarında bulunan sakatlıkları saptadığı, işlemi yapıldığı andan başlayarak ortadan kaldırdığı, bu özelliği nedeniyle geriye yürüyen sonuçlar doğurduğu, başka bir anlatımla, işlemin kurulduğu tarihten önceki hukuki durumun geçerliğini sağladığı idare hukukunun bilinen ilkelerindendir. Buna göre idare, iptal kararının amaç ve kapsamına göre yeni bir işlem ya da işlemler yapmak, iptal edilen idari işlemden doğan tüm sonuçları ortadan kaldırmak ve önceki hukuki durumun geçerliğini sağlamakla yükümlü olup, iptal edilen işlem nedeniyle uğranılan zararların tazmini de bu kapsamda yer almaktadır. Olayda; hukuka aykırılığı yargı kararıyla tespit edilen dava konusu işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların tazmini Anayasa'nın 125. maddesinin gereği olup, davacının dava konusu işlem sebebiyle yoksun kaldığı parasal hakların hak ediş tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, tazminat isteminin kabulü ile işlem nedeniyle yoksun parasal hakların hak ediş tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine…”


Yol Tarifi